9 Temmuz 2016 Cumartesi

her gecenin, sabahında

çıkın dışarı nefes alın.
herkesin suratına tek tek bakın. o çizgileri ezberleyin. yaşanmışlıklara şahit olun. gözlerinin etrafındaki çizgiler ağladıkları anları, dudaklarının kenarları gülümsemelerini hatırlatsın size.

tanıyın. 
herkesi tanıyın. hayatlarını dinleyin, ne de çok ortak yönümüz var diyebilin. nasıl olsa aynı şeyleri yaşamıyor muyuz bir eksik bir fazla.

neden mi? 

öyle insanlar tanıdım ki 18 yıl kadar küçük bir sürede.

her şeyini bir insan uğruna feda edebilecek sevgiye sahip bir insanla paylaştım 18 yılımı. 
öyle çok şey öğrendim ki. gerçek sevgi ne demek? birinin gözlerinin içine şevkatle bakmak ne demek, hataları örtmede gece gibi olmak, birini severken güneş gibi olmak.
en yakından, güzel şekilde öğretildi.

ve bir de kalp kırmak.
yüreğin bağırırken, ağzının kenetlendiğinden içinden konuşmana sebep olan insanları tanıdım. 
keşke demenin hiçbir şeyi değiştirmediğini, bazı insanların her şeyden çok kendisine değer verdiğini öğrettiler belki de.
(diğerlerinin aksine)

ve öyle insanlar tanıdım ki, iç dünyası katman katman olan.
her katmanda seni kucaklayan.

deli gözüken akıllılar, akıllı olan deliler..

tahmin edemeyeceğiniz insanların, apayrı fikirleri olduğuna şahit oldu kulaklarım, gözlerim. 
dünyanın küçücük olduğunu ve orada bir toz olduğumuzu öğreten insanlarla tanıştı ruhum.

tanıdım, tanıyorum, tanıyacağım.
severek, isteyerek. 
kendime bir şeyler kata kata ve benden parçalar koparta koparta.
beni ben yaptığında, veda ederken teşekkür edeceğim hepsine, kim bilir, ne zaman, nerede?

evet, her hayatı yaşayamayız, ama hikayeyi dinleyebiliriz.
dinleyin.
dinlemekten güzel bir şey var mı?
yargılamayın.
sadece dinleyin. yaşamadan bilemezsiniz belki de.
ve vakti gelince konuşun. sıra sizdeyse alın elinize mikrofonu, korkmayın. 
yaşamadığın hayatlarla ve yaşadıklarınla sahnedesin. 
herkes gibisin, herkese sahipsin.

ve inerken sahneden, kulağında hep iyi ki olsun. 
iyi ki bu insanım.
iyi ki buradayım.
alkış almamak mı ürkütüyor seni, yoksa bunca alkışa rağmen tam olamamak mı?
sen yeter ki ne olursan ol ya olduğun gibi ya da göründüğün gibi ol.
alkışın benden, bizden olsun.
hem de ellerim, ellerimiz morarana kadar.