8 Şubat 2017 Çarşamba

bilen bilir.
şu güne kadar hep aynı cümleyi kullandım.
vurguladım.
''tanıyın''
''yaşayın''

korkmadan herkesi, her şeyi yaşa.
ne kadar doğruydu ne kadar yanlış.
bilmem.

doğrusu da sanaydı, yanlışı da.
veya bana.

nitekim tanıdım.
bazılarının yüz çizgilerini de ezberledim, doğrudur.
ruhunu merak ettim, liğme liğme ettim.
elimde ne mi kaldı?
bilmem.

çevremdekilere de yaptığım bir haltmış gibi sen de tanı dedim.
''herkesi'' tanı.
ne kaybedersin?
bilmem.

öyle farklı dünyalara girdim ki, bazılarından çıkamadım/çıkmak istemedim.
ve öyle dünyalara kafamı uzattım, ayaklarım eşiği geçmeden kapıyı kapattım.
ne mi kazandım?
bilmem.

yeri geldi bin parça oldum.
yeri geldi her şeyi sorgulattı girdiğim dünyalar.
yeri geldi umut var dedim hoş zaten bu çok kısa sürdü.
hala düşünürüm sonumuz yakın diye.

düşünmek demişken,
eline bir şey geçmeyeceğini bildiğin halde düşünen canlı mı insan?
hayvan olmak en iyisi değil mi o zaman?
hani der ya otoriteler: 'insanla hayvan arasındaki tek fark insanların düşünen canlılar olmasıdır.'
kim bu otoriteler?
ben de düşünmüyorum.
düşünmemeyi de düşünüyor olabilirim sahi.
paydos.
vazgeçtim mevzu derinleşiyor.
sevmem felsefeyi.

ne diyordum ben?

hatırladım.

önyargıları bırak kenara, tanı.
eline ne mi geçer?
EUREKA EUREKA!
çaktırma zaman kazandım az önce.

sen olursun sen.
tamamlanırsın.
diyorsundur bu da taktı arafa, yarım kalmaya.
bırak ben takayım da sen yarım kalma aman.

herkesten alınacak parçalar var.
yapboz misali, uygun olanları yerleştir ruhuna.
tablo ne mi çıkar ben bilmem.

iddiam olmadı ki zaten.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder